Gazeteci Sezai Köprülü, tam bir Gümüşhane sevdalısı. Köprülü, uzun yıllar İstanbul ve Kocaeli’de turizm ve ticaretle uğraştıktan sonra hizmet için memleketine dönüş yapıyor. 2009 yılında turizm sektörünü bırakarak, Kuşakkaya Gazetesi’nde Reklam ve Halkla İlişkiler Müdürü olarak basın sektörüne giren Köprülü, daha Spor Müdürlüğü ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürlüğü’nün ardından hayatında örnek aldığı gazetenin eski sahibi Turan Tuğlu’nun destekleriyle çalıştığı gazetenin patronu oluyor. Uzun yıllardır Gümüşhane Gazeteciler Cemiyeti Başkanlığı yürüten Köprülü, aynı zamanda Küresel Gazeteciler Konseyi Gümüşhane Temsilciliğini de yapıyor. COVID-19 kriziyle zor günler yaşayan yerel gazetelerin ayakta kalması için mücadele eden Gümüşhane Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sezai Köprülü ile yerel basının sorunlarını ve bu yıl ilk kez mezun verecek olan Gümüşhane Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü öğrencilerinin sektöre yapacağı katkıyı konuştuk.

Röportaj-Fotoğraf: Hüseyin Geylani Akdaş

Sezai Köprülü kimdir, kısaca kendinizi bize tanıtır mısınız?

1970 Gümüşhane doğumluyum. İlk, orta ve Lise tahsilimi Gümüşhane’de yaptıktan sonra ticaretle uğraşmaya başladım. Uzun yıllar Kocaeli ve İstanbul’da yaşadıktan sonra 1999 yılında Gümüşhane’ye döndüm. Gümüşhane’ye döndükten sonra 5 yıl turizm sektörü ve kısa süreli ticari faaliyetlerin dışında zamanım tamamen gazetecilik sektöründe geçti.

Gazetecilik mesleğine nerde ve nasıl başladınız?

2004 yılında bir arkadaşımın tavsiyesi ile başladığım gazetecilik serüvenime, Gümüşhane’nin ilk yıldızlı otelinin personel müdürlüğünü yapmam sebebiyle 5 yıl ara verdim. 2009 yılında ise tekrar başladığım gazeteciliğe halen devam ediyorum. Kuşakkaya Gazetesi’ne reklam sorumluluğu, Spor Müdürlüğü ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü olarak devam ederken gazeteyi satın aldım. Kuşakkaya Gazetesi İmtiyaz Sahibi olmamın yanında, Gümüşhane Gazeteciler Cemiyeti Başkanlığı ve Küresel Gazeteciler Konseyi Gümüşhane İl Temsilciliği görevlerim devam ediyor.

Sizce göre gazetecilik nedir? Nasıl olmalıdır?

Gazeteci; haberleri dürüst, etik ve tarafsız bir şekilde araştırmak, belgelemek, yazmak ve kamuoyuna ulaştıran kişidir. İyi bir gazeteci olmanın veya herhangi bir meslekte iyi olmanın şartı iyi insan olmaktan geçiyor. Kişinin karakteri olaylara bakış açısını belirliyor diyebilirim.

Gazeteciliğe başlarken idolünüz veya imrendiğiniz biri var mıydı?

Kesinlikle. Sahibi olduğum Kuşakkaya Gazetesi’nin kurucusu ve benim eski patronum Turan Tuğlu. Çok şanslı olduğumu söyleyebilirim. İdolümün yanında yetiştim ve hala beraber çalışıyoruz ve hala öğrenmeye devam ediyorum.

Basın camiasında alaylı, mektepli tartışması oluyor. Bunu değerlendirir misiniz?

Bu konu genelde ayrım yaparak değerlendiriliyor. İkisi de olmalı. Mektepli alaylının yanında, yani sahada pratiği gerçek anlamda görmeli, Alaylı da, mektepliden eğitimi boyunca öğrendiği temel ilkelerini daha fazla kavramalı. Ben böyle bir ayrımı kabul etmiyorum. İyi bir gazeteci olmak için illa alaylı veya mektepli olmak gerekmiyor.

Sizce yerel gazetelerin en büyük sorunu nedir?

Yerel gazetelerin en büyük sorunu ekonomi. Artık gazeteler kendilerine yetemiyor. Personel gideri, hammadde gideri altından kalkılmayacak boyutlara gelmiş durumda. Bir başka sıkıntı ise, hizmet ettikleri beldelerde kıymetleri bilinmiyor. Sadece seçim zamanı veya insanlar darda kaldıkları zamanlarda gazeteler hatırlanıyor.

Gümüşhane’de ki yerel gazeteler ile diğer illerdeki yerel gazeteleri kıyasladığınız da kentin yerel medyasını nasıl değerlendirirsiniz?

İddialı olarak ve gururla söyleyebilirim ki, birçok ilden çok çok iyiyiz. Sansüre, baskıya boyun eğmeden memleketimizin menfaati ne gerektiriyorsa yazabiliyoruz.

Yerel basında kalifiyeli eleman sorunu yaşıyor musunuz?

Kalifiye eleman sadece bizim sektörde değil, bütün sektörlerde kalifiye eleman sıkıntısı var. Ara eleman bulmak hayli zor. Gazetecilik Bölümü açılması bize ne kadar çare olacak öğrencilerimiz mezun olduklarındaki seviyeleri belirleyecek.

Bu yıl ilk mezunlarını verecek olan Gümüşhane Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü ile diyaloglarınız nasıl? Bu bölümden mezun olacak öğrenciler ihtiyaca cevap verecek şekilde yetiştirildiler mi bu konuda tavsiyeleriniz var mı?

Gerek İletişim Fakültemizle gerekse Gazetecilik Bölümü ile ilişkilerimiz oldukça iyi. Koordineli olarak çalışmalarımız devam ediyor. Değerli hocalarımızla sürekli irtibat halindeyiz. Gazeteci adayı arkadaşlarımızın daha donanımlı yetişmesi için beraber hareket ediyoruz.

Gazetecilik bölümünü okuyan ve ileride bu mesleğe atılacak gençlere tavsiyeniz ve önerileriniz neler olabilir?

Sohbetimizin başında söylediğim gibi, iyi bir gazeteci olmanın yolu iyi insan olmaktan geçer. Bu sadece gazetecilik için değil tüm meslekler içinde öncelik olması gerektiğini düşünüyorum. Gazetecinin iyi bir gözlemci ve objektif olması gerekir. Yaptığımız iş bir nevi kamu görevi olması sebebiyle, yapılan haberlerin dili çok önemli. Yaptığınız haberin insanların haklarına saygılı ve görev yaptığınız beldenin değerlerine ters düşmemesi gerekir. Asparagas haberlerden kaçınmalı ve ciddi gördüğünüz bir haberin iki taraftaki muhataplarıyla mutlaka istişare etmeniz gerekir. Ve en önemlisi referansınız duygularınız değil gerçekler olsun.

Gazeteciler ‘tarihin tanıklarıdır’. Tanıklık ettiğiniz en özel olay neydi?

Meslek hayatım boyunca birçok olaya tanıklık ettim. Takdir edildim, dava edildim ama benim için en önemlisi Turan Tuğlu’nun olaylara bakış açısı, değerlendirmesi ve yazıya dökmesi. Bunları her gün görmek tanıklık ettiğim en özel anlar diyebilirim.